Yakalarken ne kadar da hevesliydim, hepsini eve getirecektim, bir-iki gün onlarla oynayacaktım, öleceklerdi ama olsundu en azından meşgale çıkacaktı bana..
Saydım tam onüç tane yengeç yakalamışız. Az-buz değil yaklaşık kırkbeş dakika sığ dere içinde yengeç peşinde koştuk. Yakaladıklarımızı afiyetle boşalttığımız kola şişesinin içine koymaya başladık. Arkadaşların dediğine göre ben başka yengeçlerin peşindeyken kola şişesindeki yengeçlerin en irisi küçük yengeçlerin kollarını kopartıyormuş..
Neyse, sonrasında ben devraldım yengeç nöbetini; on-onbeş dakika uzun bir sopayla oynadım yengeçlerle(e biraz tırsma da var tabii) sonra sıkıldım, zaten onlar da birbirleriyle oynaşmayı bırakmışlardı.. Bezgin hayvanlarla uğraşmak hoşuma gitmedi..
Acıdım sonra yahu, salıverdim hepsini..
Olsundu, en azından meşgale çıkmıştı..
Japon beslemek en iyisi, yengeç terbiyeciliğine gerek yok:))
24 Haziran 2007 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Yengeçler bile bazı zamanlar, düşünen bazı insanlara, bazı yazılar yazdırır...
Arkadaşlarını beni eklersen sevinirim, ben ekledim bile...
Yorum Gönder